Mide iltihabının ana belirtileri arasında rahatsızlık hissi, iştah kaybı, kusma ve nadir olarak kanama bulunmaktadır.

Akut gastritin tedavisinde öncelikle nedenin saptanması ve bu nedenden kaçınılması gerekmektedir. Alkalen köpürücü tozlar ve manyezit sütü gibi ilaçlar kullanılarak mide asidini nötralize etmek mümkündür.

Kronik gastritin nedenleri, akut gastritin nedenleriyle benzerdir. Kişi, tahriş edici maddeleri kullanmaya devam ettiğinde akut gastrite ilişkin değişiklikler kalıcı hale gelir. Bazı vakalarda ise belirli bir neden bulunamaz.

Hiçbir belirti olmayabileceği gibi, iştah kaybı ve sindirim güçlüğü de görülebilir. Mide iç yüzeyi mukozasındaki değişiklikler sonucu, hidroklorik asit ve B12 vitamininin emilimini sağlayan intrinsik faktör salgısıyla birlikte, diğer mide salgıları da azaldığından, kronik gastritin doğurduğu en önemli durum pernisiyöz anemidir.

Tahriş eden yiyecek ve içeceklerden kaçınılmalıdır. Pernisiyöz anemi varlığında, adale içi enjeksiyonlar şeklinde B12 vitamini verilir. Demir eksikliği veya basit anemi de görülebileceğinden, bunlar da örneğin demir alarak tedavi edilmelidir.

Mide ve duodenum ülserlerinin nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Duodenum ülserleri mide ülserlerinden daha yaygındır. Duodenum ülserlerine daha çok işadamı, doktor gibi az hareketli iş dallarında rastlanırken, mide ülserleri en sık el işçilerinde görülmektedir. Duodenum ülserleri genellikle erkeklerde belirirken, mide ülserleri kadınlarda daha fazla görülür. Duodenum ülserlerinin, üzüntü, endişe ve düzensiz öğünlerle ilişkisi olduğu iddia edilmekle birlikte, bu konuda tam bir kanıt yoktur.

Mide ülserinin klasik belirtileri arasında ağrı, kusma ve nadir olarak kanama yer alır. Genellikle, mide ülseri ağrısı, vücut orta çizgisinin solunda ve hemen yemekten sonra hissedilir.

Duodenum ülserinin başlıca belirtisi ağrıdır. Sağda ya da karın üst bölgesinde, ortada, kaburgaların altında hissedilir ve yemeklerden bir iki saat sonra belirir. Ağrının bir özelliği de hastayı sabaha karşı uyandırmasıdır. Herhangi bir yiyecek yiyerek, biraz süt ya da alkali madde içerek, ağrıyı gidermek mümkündür. Kusma da ağrıyı yok eder ve durumun kendiliğinden iyileştiği görülebilir.

Sorunlara yol açmamış bir mide ülserinin tedavisi başlangıçta tıbbi yöntemlerle yapılır. Hasta yatak istirahatine alınmalı ve düzenli bir şekilde sık ve az yemek yemelidir. Midenin hiçbir zaman tamamen boş bırakılmaması gerekmektedir. Kızarmış, baharatlı yiyecekler ve alkol ağrıyı uyarabilir. Sigara içmekten vazgeçenlerde ülserin daha çabuk iyileştiği görülür. Alkaliler yararlıdır ve alüminyum hidroksit ve magnezyum trisilikat gibi maddeler kullanılabilir. Meyankökünden elde edilen karbonoksolon, mide ülserlerinin iyileşmesini hızlandırır. Ülserleri kendi başına tedavi etmeye çalışmak yanlıştır.

Mide ülserlerinin komplikasyonları arasında delinme, iyileşme sonucu oluşan kabuk dokusunun mide iç yüzeyini bozması ve akut kanama bulunmaktadır. Duodenum ülserinin komplikasyonları ise delinme, kanama ve kabuk dokusuyla pilor ve duodenumun daralması sonucu tıkanmadır.

Kanama, pilor tıkanması ve delinme halleri cerrahi müdahale gerektirir. Mümkünse, mide ülserinde, midenin bir bölümünün alınması ameliyatı uygulanır. Duodenum ülserinde ise ya aynı ameliyat yapılır ya da plastik ameliyatla birlikte, mideye gelen vagus sinirleri kesilip, pilorun genişlemesi ve midenin bu suretle çabuk boşalması sağlanır. Midenin yarısının alınması ve vagus sinirlerinin kesilmesi ameliyatları sonucu, mide asit salgısı yarıdan fazla azalacağından, iyi bir cerrahın bu müdahaleleri yapması, aktif ülserin taşınmasından daha iyidir.

Mide kanseri sık rastlanan bir kanser tipidir. Ender vakalarda, kronik gastriti izler, fakat kanserin sıklıkla normal bir midede oluştuğu da görülür. Tek bir basit mide ülserinin kansere dönüşebileceğine ilişkin bir fikir birliği yoktur. Bir iddiaya göre, kanserleşmiş bir ülser, başlangıçtan beri habistir.

Sinsi seyreden sindirim güçlüğü, yavaş ilerleyen kilo kaybı, iştah azalması, halsizlik ve zamanla belirginleşen bulantı ve kusma belirtiler arasındadır. Ülser ağrısını andıran sancı ya da sürekli ağrı duyulabilir.

Mümkünse, kanserli bölümün cerrahi yolla çıkarılması gerekmektedir. Mide hastalıklarının hepsi benzer yöntemlerle incelenir: Baryum içirilmesinden sonra çekilen mide ve duodenum'un röntgen filmleri, gastroskopi (mide içinin gastroskop adlı aletle incelenmesi) bu yöntemlerdendir. Bazı vakalarda, mideyi açıp bakmadan teşhis konamaz.