Uzun yıllar boyunca mide ağrısına, mide yanmasına ve mide ülserine karşı süt içilmesi tavsiye edilmiştir. Süt, midenin doğal asit ortamına göre daha az asidik bir yapıya sahiptir. Bu özelliğinin midenin asit ortamını nötralize ettiği düşünülüyordu. Süt içtikten kısa bir süre sonra midede oluşan rahatlama da süt mideye iyi gelir kanısını destekliyordu.

Ancak, 1976 yılında yapılan bir araştırma, süt içtikten sonra mide asidinin daha fazla salgılandığını gözlemlemiştir.

Süt mideye iyi gelir sözü aslında bu geçici rahatlamayı işaret eder. Süt, mide zarını sararak kalkan oluşturur. Ancak, yarım saat sonra bu etkisi ortadan kalkar ve mide asit salgısı artmaya başlar.

Süt, besin olarak birçok faydayı barındırsa da hasta bir mideye zarar verebilmektedir.

Her geçen gün, araştırmalarla elde edilen yeni bulgular, sütün başka özelliklerini gün ışığına çıkarmaktadır.

Tayvanlı bilim adamları, inek sütünden elde ettikleri LFcinB25 peptitinin mide kanserinde kanserli hücrelerle savaştığını bulmuşlardır. Araştırmacılar, mideden alınan kanserli hücreye LFcinB25 peptitini tatbik ettikten sonra bir saat içinde kanserli hücreye ilerlediğini ve kanserli hücrelerin 24 saat içinde küçülüp yüzeye yapışma kabiliyetlerini yitirdiklerini keşfetmişlerdir.

Süt, her ne kadar mide rahatsızlıklarında artık önerilmese de mide kanserinde kanserli hücrelere karşı sütten elde edilecek güçlü ajanlar ile kaybettiği prestiji tekrar yakalayabilecek gibi duruyor. Bu durumda da süt mideye iyi gelir mi sorusuna kesinlikle hayır demek çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır.